Dünyaya gelen her canlı aynı özelliklere sahip değildir. İnsan dışında diğer canlılar sevk-i ilahi ile yaşamlarını idame ettirip, kendine has yapılarıyla varlıklarını devam ettirmektedirler. Programlanan yaratılış hasletlerine göre hareket etmekte; farklı bir gelişim özelliği veya öğrenimle elde edilen bir davranışı, program dışı sergilememektedir. Ancak insan, yaratılan diğer varlıklardan farklı olarak öğrenme, gelişme, değişme ve diğer cinsinden ayrı olarak farklı alanlarda davranışlarda bulunma özelliklerine sahiptir. Dolayısıyla doğuştan var olan ancak gelişim ve öğrenme özelliklerine göre tatmin olacak olan duygu, düşünce ve isteklerin karşılanmasının da yaratılışına uygun olması gerekmektedir. İşte insanın tüm bu ilgi, ihtiyaç, beklenti, duygu ve ihtiyaçları sağlıklı bir bilgi ve inanç sistemiyle karşılanırsa hem birey hem de toplum refaha ulaşabilir. Böylelikle toplumda tüm bireyler arasında sosyal entegrasyon da sağlanmış olur.
Tüm canlılar fizikî ve ruhî bakımdan bir diğerinden farklıdır. Yaratılanlar karşılaştırıldığında küçük/büyük, güzel/çirkin, engelli/engelsiz, zengin/fakir gibi sıfatlarla veya farklı ırk ve renkleriyle yaşamakta ve varlıklarını devam ettirmektedirler. Farklılıklarıyla her birey kendi imkânları, ilgi ve ihtiyaçları çerçevesinde hayata tutunmaya, duygu ve isteklerini karşılamaya çalışmaktadırlar. İşte bu duygulardan biri olan din duygusu da sağlıklı bir şekilde karşılanması gereken gereksinimlerden birisidir. İster engelli isterse engelsiz olsun bireye dinî duygularını sağlıklı bir bilgiyle karşılama imkânı sağlanmalı eğer dinî bilgiye ulaşmada güçlüklerle karşılaşıyorsa bu bilgiye ulaşması için önündeki engeller bertaraf edilmelidir. Bu durum engelli bireylerin durumuna göre farklılık arz ettiği için, bireye sağlanacak imkânlar ve hazırlanacak materyaller de teknolojik ve bilimsel çalışma ve araştırmalar sonucu tespit edilip çözüm önerileri sunmakla mümkün olacaktır. İşte biz editöryel olarak yapmış olduğumuz bu çalışmamızla ekip olarak, takım ruhu içerisinde tüm engel gruplarının ilahiyat bilim alanıyla ilgili karşılaştıkları sorunları ve çözüm önerilerini, ilahiyat bilim alanlarının engellilik soru ve sorunlarına olan bakış açısıyla ortaya koymaya çalıştık. Bir taraftan problemi tanımlarken diğer taraftan da çözüm önerileri ve hedefler göstererek daha fazla meslektaşımızın sorumluluk alması için farkındalık oluşturmaya çalıştık.
İlahiyat bilimleri açısından engellilik konusuna ilgi duyan ve akademi dünyasından birikimleriyle katkı sunan hocalarımız konuyu uzmanlık alanlarına göre bilimsel bir perspektifle ele almış ve bilim dünyasına önemli katkılar sunmuşlardır. Her bir bölüm yazarımız, orijinal ve sahasında ilk sayılabilecek çalışmalarıyla engelli bireylerin dinî alandaki durumlarını görebilmeleri için ilahiyat bilim alanının, akademik dünyanın, öğrencilerin ve ilgilenenlerin dikkatlerini çekmeye çalışmışlardır. Bundan sonra da engellilik konusuyla ilgili farklı disiplinlerde yapılacak çalışmalara ışık tutacak birbirinden değerli çalışmaları bir arada bulundurmak, elinizdeki eserin belki de en önemli ve orijinal tarafıdır. Konu, farklı bakış açılarıyla incelenmiş ancak aynı hedefe doğru ilerlenmiştir. Takdir elbette ki okuyucuya aittir. Çalışmamıza bölüm yazarı olarak katkı sunan, Covid-19 salgını döneminde türlü zorluklara rağmen bölümlerini büyük bir özveri ve ciddiyetle tamamlayıp projenin zamanında tamamlanmasına katkı veren hocalarımıza teşekkür ediyoruz.